Adolescence is defined as the period of transition from childhood to adulthood in terms of physical, sexual, cognitive and psychosocial development. Adolescence period can be investigated in three phases which are early adolescence, middle adolescence and late adolescence. Physical and mental maturity is reached in late adolescence and the sexual behavior of the child changes from individual to socially shared relationships. There are some researches which show the increase of sexual abuse in adolescence. In these researches, importance of forensic and medical evaluation is emphasized in situations where sexual abuse of a psychosocially immature child by an adult exists. During forensic and medical evaluation, protecting every kind of material which can be used as medical evidence, and structuring the inspection as soon as possible is very important in order to not only preserve the rights of the attacked person, but also to identify the attacker. In forensic and medical evaluation, preparation of judicial report by doctors, who were assigned as medical referees, collaborating with doctors from different specialty areas in medicine is very important. During the evaluation of physical and mental symptoms in the sexually abused adolescent forensic and psychiatric examination is also needed. To be able to reintegrate child to the society, carrying out the medical evaluation by an experienced team composed of forensic science experts, psychiatrists, psychologists, pedagogues, and social service experts is very important.(Turk Arch Ped 2011; 46 Suppl: 35-8)
Ergenlik döneminde cinsel istismar olgularında adli tıbbi değerlendirme,multidisipliner yaklaşım
Ergenlik dönemi bireyin fiziksel cinsel bilişsel ve psikososyal çocukluktan erişkinliğe geçiş süreci olarak tanımlanmaktadır. Ergenlik dönemi, erken ergenlik, orta ergenlik ve geç ergenlik olmak üzere üç dönemde incelenmektedir. Fiziksel ve ruhsal olgunlaşmanın tamamlandığı geç ergenlik döneminde çocuğun cinsel davranışları bireysel olmaktan çıkıp daha anlamlı ve toplumda paylaşılan ilişkiler haline dönüşmektedir. Ergenlik döneminde çocuklarda cinsel istismara uğrama riskinin arttığına dair çalışmalar mevcuttur. Bu çalışmalarda; psikososyal gelişimini tamamlamamış olan bir çocuğun bir yetişkin tarafından cinsel uyarı için kullanılması olarak tanımlanan cinsel istismar olgularında adli tıbbi değerlendirmenin önemi vurgulanmaktadır. Adli tıbbi değerlendirmede tıbbi delil niteliği taşıyan her türlü materyalin korunması muayenenin en kısa süre içerisinde yapılandırılması hem saldırıya uğrayan kişinin haklarının korunması, hem de saldırganın kimliğinin belirlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Adli tıbbi değerlendirmede tıbbi bilirkişi olarak görüşüne başvurulan hekimlerin multidisipliner yaklaşım içerisinde, değişik tıpta uzmanlık alanlarından görüş alarak kendi bilimsel kanaatları ile birlikte adli rapor düzenlemeleri önem arz etmektedir. Ergenlik dönemi cinsel istismar olgularında da; istismara uğrayan ergenin fiziksel ve ruhsal travma bulgularının değerlendirilmesi aşamasında adli tıbbi ve psikiyatrik muayenelerden geçirilmesi gerekmektedir. Özellikle adli tıp uzmanı psikiyatri uzmanı psikolog, pedagog ve sosyal hizmet uzmanından oluşan deneyimli bir ekip tarafından tıbbi değerlendirmenin yapılması çocuğun topluma yeniden kazandırılması sürecinde büyük önem arz etmektedir.(Turk Arş Ped 2011; 46 Suppl: 35-8)