Turkish Archives of Pediatrics
Review

Bone health in adolescence

1.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji ve Adolesan Bilim Dalı, İstanbul, Türkiye

Turk Arch Pediatr 2011; 46: Supplement S54-S58
DOI: 10.4274/tpa.46.35
Read: 1144 Downloads: 698 Published: 13 December 2020

The skeleton undergoes rapid change with respect to growth, modeling and remodeling processes in adolescence. Consequently, the effects of factors that affect bone health positively or negatively can be greater. Between 40% and 60% of, peak bone mass which serves as the bone bank for life, is accrued during adolescence. Lifetime risk of osteoporosis and fracture may be increased if optimal peak bone mass cannot be reached.Accrual of peak bone mass is affected by unmodifiable intrinsic factors and less important extrinsic factors. Higher body mass index and body fat and lower dietary calcium intake increase fracture risk in healthy adolescents. Bone mass was found to be 5% to 10% lower in adolescents with fracture than their peers. Adequate nutrition in amount and composition and life style factors are important for skeletal health. While diets rich in saturated fats and refined sugars and lower in protein may be detrimental to bone health, optimal quantities of polyunsaturated fatty acids and complex carbohydrates may be beneficial to bone health. Dietary calcium and vitamin D are key factors in promoting bone health and preventing bone loss. Phosphorus and magnesium as well as other elements and especially vitamin C and K have been shown to play important roles in bone health. While weight bearing regular exercise and a healthy bodyweight are beneficial to bone health, alcohol consumption and smoking contribute to poor bone health. Adolescence may serve as a period of opportunity for reduction of the incidence of osteoporosis in adulthood through implication of effective intervention strategies.(Turk Arch Ped 2011; 46 Suppl: 54-8)


Ergenlik çağında kemik sağlığı

Ergenlik çağında iskelet ve büyüme, yapılanma ve yeniden yapılanma süreçleri açısından hızlı bir değişim göstermektedir. Bu nedenle kemik sağlığını olumlu ya da olumsuz etkileyen faktörler daha büyük önem taşıyabilir. Hayat için kemik bankasını oluşturan doruk kemik kütlesinin %40-60'ı ergenlik çağında kazanılır. Optimal doruk kemik kütlesine ulaşılamazsa hayat boyu osteoporoz ve kırık riski artabilir. Doruk kemik kütlesine ulaşıllmasında değiştirilemez olan ve dominant etki yapan intrensek faktörler ve daha az etki yapan ve değiştirilebilir ekstrensek faktörler etkili olur. Sağlıklı ergenlerde kalsiyum alımının düşük olması, vücut kitle indeksinin ve vücut yaş oranının yüksek olması kırık riskini arttırır. Kırık gözlenen ergenlerde kemik kütlesinin yaşıtlarına göre %5-10 oranında daha düşük olduğu saptanmıştır. Beslenmenin hem miktar hem de bileşim açısından yeterliliği ve hayat tarzı kemik sağlığı açısından önem taşır. Doymuş yağlardan, basit şekerlerden zengin ve proteini düşük bir beslenme şekli kemik sağlığını olumsuz etkilerken, optimal miktarda çoklu doymamış yağ asitlerinin ve kompleks karbonhidratların bu bağlamda yararlı olabildiği gösterilmiştir. Mikro elementlerden kalsiyum ve D vitamini kemik sağlığını destekleyen ve kemik kaybını engelleyen anahtar faktörlerdir. Diğer elementler yanında fosfor ve magnezyumun ve vitaminlerden özellikle C ve K vitaminlerinin kemik sağlığı açısından önem taşıdığı bilinmektedir. Vücut ağırlığını taşıyıcı egzersizlerin düzenli olarak yapılması ve sağlıklı bir vücut ağırlığı kemik sağlığını olumlu olarak etkilerken alkol ve sigara kullanımının olumsuz etkileri saptanmıştır. Ergenlik dönemi yetişkin çağındaki osteoporoz insidansının azaltılması açısından etkin müdahale stratejilerinin uygulanması yolu ile bir fırsat dönemi oluşturabilir.(Turk Arş Ped 2011; 46 Suppl: 54-8)

Files
EISSN 2757-6256