Epidemic conjunctivitis caused by adenovirus frequently spreads by management contact during ophtalmologic examination. This report is written to share our experience on an adenovirus epidemic in our neonatal intensive care unit. The detailed medical and infection control committee records of the newborns and personnel together cared in Ege University neonatal intensive care unit in the period between 09.14.2009-10.17.2009 are used in this report. Conjunctival, nasopharyngeal and stool samples were collected from 15 patients, who were living in service (9 girls, 6 boys), and from 25 personnel. Weekly samples were collected from infants during the epidemic. Management fluorescence antibody test and “shell vial” cell culture method were conducted synchronously to all samples. Adenovirus conjunctivitis was diagnosed according to clinical evidence and/or detection of adenovirus in management fluorescence antibody test and cell cultures. During analysis, SPSS 13,0 statistics programme was used. Severe conjunctivitis occurred within three days of fundus examination for screening of retinopathy of prematurity in five newborns who were examined in the same day and in the ophtalmologist who had examined the infants and in two newborns who were not examined. Ten of 15 infants who were cared at the neonatal intensive care unit during this epidemic had conjunctivitis, five of whom had also gastroenteritis. Five nurses had conjunctivitis and had a leave for therapy and isolation. In one of them AV was detected with direct fluorescence antibody test and also in cell cultures. Adenovirus antigen was detected in three conjunctival swabs and one tracheal aspirate of symptomatic infants. The diagnosis was confirmed with tissue cultures. In addition to standard precautions droplet precautions were also taken with the recommendation of the Infection Control Committee. The meticulous infection control measures, closing the unit to new admissions, detailed cleaning and decontamination of neonatal intensive care unit prevented the epidemic to spread further and limited the duration of the epidemic. No further second epidemics occurred and all patients recovered. (Turk Arch Ped 2011; 46: 194-8)
Bir yenidoğan yoğun bakım biriminde adenovirus salgın yönetimi
Adenovirüs ile gelişen epidemik konjunktivit genellikle göz doktorlarının muayenesi sırasında doğrudan temasla bulaşır. Bu yazı yenidoğan yoğun bakım biriminde (YYBB) adenovirus salgın yönetimi deneyimimizi paylaşmak amacıyla yazılmıştır. 14.09.2009-17.10.2009 tarihleri arasında YYBB’de görülen adenovirus salgını geriye dönük incelenmiştir. Bu dökümde tıbbi kayıtlar ve Enfeksiyon Kontrol Kurulu’nun kayıtlarının verileri kullanılmıştır. Serviste yatmakta olan 15 hastadan (9 kız, 6 erkek) ve 25 çalışandan konjunktiva, nazofarenks, dışkı sürüntü örnekleri toplandı. Salgın süresince tüm bebeklerden haftalık örnekler alındı. Örneklerin tümüne eş zamanlı olarak direkt floresan antikor testi ve “shell vial” hücre kültürü yöntemi uygulandı. Adenovirüs konjunktivit tanısı klinik bulgular ve/veya direkt floresan antikor ve hücre kültürlerinde üretilerek konuldu. Analizler yapılırken SPSS 13,0 istatistik programı kullanıldı. Prematüre retinopati taraması amacı ile yapılan göz bakısı ertesinde o gün muayene edilen beş bebekte, muayene eden hekimde ve muayene edilmeyen iki bebekte konjunktivit gelişti. Salgın sırasında YYBB’de yatmakta olan 15 bebekten 10’unda konjunktivit, bu olguların beşinde ishal ve konjunktivit beraber görüldü. Beş hemşirede klinik konjunktivit saptandı ve bir hemşirede adenovirus direkt floresan antikor testi ile gösterildi, hücre kültüründe üretildi. Konjunktiviti olan tüm hemşirelerin çalışmalarına ara verildi. Bulgusu olan üç bebeğin göz sürüntüsünde ve bir bebeğin de transtrakeal sıvısında adenovirus antijeni saptandı. Hücre kültürü ile tanı doğrulandı. Enfeksiyon kontrol kurul önerileri ile standart önlemlere ek olarak temas ve damlacık izolasyon önlemleri alındı. Enfeksiyon kontrol önlemlerinin titizlikle uygulanması, birime hasta girişinin durdurulması, birimin ayrıntılı temizlenmesi ve dezenfeksiyonu salgının yayılmasını ve süresinin uzamasını engellemiştir. İkinci bir salgın dalgası olmamış ve hiç hasta kaybedilmemiştir.(Turk Arş Ped 2011; 46: 194-8)