Due to the COVID-19 pandemic, more than 90% of students worldwide were affected by education loss. Moreover, for school-age children and adolescents, there may be worsening of nutrition, increasing mental health disorders, lack of physical activity, and related deleterious consequences raise concerns about negative habits, child violence, and abuse. Face-to-face education in schools provides positive educational opportunities that cannot be achieved with online education. In studies from various countries, children have milder disease, constituting as little as 1–8% of all laboratory-confirmed COVID-19 cases, with less transmission capacity to household contacts than adults (0.5–7% vs. 10–20%). Symptomatic or asymptomatic children can infect other people less than adults. Also, the transmission of illness between students at school is less than expected, and the transmission of COVID-19 to students is usually acquired from sick adults rather than sick students. Therefore, with suitable measures, infection risk is less than expected and seems not to be higher than in other public places. COVID-19 measures in schools can be summarized as follows: avoiding crowded/close contact environments as much as possible, respecting the protective (social) distance, wearing appropriate masks, hand hygiene, and some essential protective measurements of classrooms and environment. Measurements should be participatory (students, teachers, education staff, parents, administration), applicable, sustainable, and flexible according to the conditions.
COVID-19 ve okulların açılması: Bilimsel kanıtlar eşliğinde görüşler
COVID-19 pandemisine bağlı olarak dünya genelinde öğrencilerin %90’nından fazlası öğrenme kaybından etkilenmiştir. Ayrıca, okul yaşındaki çocuklar ve ergenler açısından, beslenmede kötüleşme, artan ruh sağlığı bozuklukları, fiziksel aktivite eksikliği ve buna bağlı olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir ve bu durum, olumsuz alışkanlıklar, çocuğa şiddet ve çocuk istismarı konularında endişeler yaratmaktadır. Okullarda yüz yüze eğitim, on-line eğitimle elde edilemeyecek olumlu eğitim olanakları sağlar. Çeşitli ülkelerde yapılan çalışmalarda, çocuklarda daha hafif hastalık bildirilmiştir, çocuklar tüm laboratuvar onaylı COVID-19 olgularının %1–8 kadar küçük bir bölümünü oluşturmaktadır ve erişkinlere göre enfeksiyonu ev içi temaslılara bulaştırma kapasiteleri daha düşüktür (%10–20’e karşılık %0.5–7). Erişkinlerle karşılaştırıldığında, semptomatik ve asemptomatik çocuklar, diğer kişileri daha düşük oranda enfekte ederler. Ayrıca, hastalığın okulda öğrenciler arasında bulaşması, beklenenden daha düşük düzeydedir ve COVID-19, öğrencilere genellikle hasta öğrencilerden çok, hasta erişkinlerden geçmektedir. Bu nedenle, uygun önlemler alındığında, okulda enfeksiyon riski beklenenden daha düşüktür ve diğer kamusal alanlara göre daha yüksek görünmemektedir. Okullarda COVID-19 ile ilgili alınacak önlemler şu şekilde özetlenebilir: Kalabalık/yakın temas ortamlarından mümkün olduğu kadar kaçınmak, koruyucu (sosyal) mesafeye uymak, uygun maske takmak, el hijyeni, sınıflarda ve okul ortamında bazı temel koruyucu önlemleri uygulamak. Önlemler katılımcı (öğrenciler, öğretmenler, eğitim personeli, ebeveynler, okul yönetimi), uygulanabilir, sürdürülebilir ve koşullara göre esnek olmalıdır.
Cite this article as: Hacımustafaoğlu M. COVID-19 and re-opening of schools: Opinions with scientific evidence. Turk Pediatri Ars 2020; 55(4): 337–44.