Constipation is a common disorder in the pediatric visits. It affects approximately 3% of preschool-age children and 2% of school-age children. In general, constipation has been defined as a frequency of less than 3 stools produced per week. Also, the child who has a stool hard and painful to pass despite daily passage, should be defined as constipated. Bowel motility, mechanisms of continence and defecation are important for passage of stool. Thus, an anomaly concerning the colo-rectal-anal function leads to constipation. The diagnosis is essentially made by clinical findings. Because, the etiology in up of 95% of children referred for evaluation of constipation is functional, the advanced examinations are only necessary in resistant cases. Hirschsprung's disease must be evaluated in differential diagnosis of organic constipations. The primary step in management is to assure the confidence of children and their parents by explaining that this condition is not a dramatic phenomenon. A diet change necessarily must be recommended. In case of unsuccessful results, medical therapy must be considered.
Kabızlık, dramatik bir olay mıdır?
Kabızlık çocuk hekimlerinin en sık karşılaştığı hastalıklardan biridir. Okul öncesi çocukların yaklaşık % 3'ünde, okul çağındaki çocukların ise % 2'sinde görülen kabızlık tanımı genelde haftada 3 defadan az dışkılama alışkanlığı olarak ifade edilmektedir. Ancak bunun yanında her gün dışkılayan, fakat çok ağrılı ve sert kaka yapan bir çocuk da kabız olarak değerlendirilmelidir. Dışkılama eyleminin gerçekleşmesinde barsak motilitesi, kontinans ve defekasyon mekanizmaları rol oynar. Buna göre kabızlık kolo-rektal-anal fonksiyondaki bir anomali sonucu oluşur. Kabızlığın tanısı esas olarak klinik ile konulur ve olguların %95'inde neden fonksiyoneldir. Bu nedenle ancak dirençli olgularda ileri tetkiklere gerek vardır. Organik nedenler içinde özellikle Hirschsprung hastalığı ayırıcı tanıda düşünülmelidir. Tedavide olayın sanıldığı kadar dramatik bir olay olmadığını anlatarak hasta ve yakınlarının güvenini sağlamak ilk basamağı oluşturmalıdır. Bu arada gerekli diyet değişiklikleri de önerilmelidir. Bu yaklaşımla yanıt alınamayan kronik kabızlıklarda ise medikal tedavi düşünülmelidir.